Şair Evlenmesi

Tanzimat dönemi aydınlarından İbrahim Şinasi tarafından yazılan Şair Evlenmesi, tek perdelik bir piyestir. Türk edebiyatının Batılı tarzdaki ilk tiyatro eseridir. Şair Evlenmesi’ne kadar Türk edebiyatında tuluat tiyatrosu öne çıkmıştır. Oyuncuların belirli bir metne bağlı kalmadan, doğaçlama yaparak oynadıkları tuluat tiyatrosuna karşı giriş, gelişme ve sonuç bölümlerini içinde bulunduran, bir metnin oynandığı Şair Evlenmesi alanında ilk olması bu özelliklerinden ötürüdür.

Şair Evlenmesi, 1860 yılında Şinasi tarafından çıkarılan Tercüman-ı Ahval gazetesinde tefrika edilmiş, ardından kitaplaşmış ve ileriki yıllarda da sahnelenmiştir. Toplum eleştirisine yer veren Şair Evlenmesi, görücü usulü evlilik ve töre gibi konuları tiye alan bir tutum içerisindedir. Biriyle görüşmeden, tanışmadan evlenmenin tüm sakıncaları eserde kendini hissettirir.

ÖZETİ

Şiir yazmaya hevesli olan Müştak Bey, iyi eğitim almış ancak fazlasıyla saf biridir. Batı özentisi davranışları ve giyimiyle çevresi tarafından pek sevilmemektedir. Evlilik zamanı gelince akrabalarının aracı olması sonucu genç ve güzel bir kadın olan Kumru Hanım’la evlenmeyi kabul eder. Nikah yapılır. Ancak nikah gecesi Müştak Bey evlendiği kişinin Kumru değil, onun yaşlı ve çirkin ablası Sakine Hanım’dır Müştak Bey karşılaştığı bu manzara karşısında büyük bir şok geçirir ve bayılır. Ayıldığında bu duruma itiraz eder. Aile durumu yanlış anlamış ve Müştak Bey için kız istemeye gelenlerin küçüğü değil, büyüğü istediğini düşünmüştür. Bu yüzden de yanlışlık olmuştur. Durum neticede tatlıya bağlanır ve Müştak Bey, Kumru Hanım ile evlenir.

Şair Evlenmesi, Türk edebiyatında önemli bir yere sahiptir. İçerik ve teknik bakımından çok başarılı bir eser olmasa da önemli bir eşiktir. Bu eser hem Türk edebiyatında Batılı tarzda tiyatroyu tanıtmış hem de dönemin toplum için sanat anlayışını trajik bir olay etrafında ortaya koymuştur.

Bülten'e Üye Ol

Fihrist Kitap Çalışmalarından Haberdar Ol