“‘Cehennemin astarı olup bacaklarını göstermeyen Dünya’nın öyküleri Babur’unkiler. Bir o kadar da umutlu. Sokağın sunduğu insan zenginliğiyle dolup taşan, hüzün ile neşeyi nazik bir dil ve üslupla taşıyan bir ilk kitap… Baba Sahne’nin Oyun Yazma Yarışması’nda dereceye giren eseri vesilesiyle tanıdığım ‘gözlemci’ Öznur Babur’un bu dopdolu verimi okurlarını bekliyor.” Şevket Çoruh

“Öznur’un öyküleri, hepimizin içindeki itiraza taptaze bir sesle sahip çıkıyor.” Nalan Barbarosoğlu

***

Distopik bir evrende Guy Montag gibi kallavi bir aydınlanma, bilinçli aykırılardan oluşan bir grupta, kitaplar içinde kaybolmak;

Henry Fonda’nın on bir öfkeli adamı kendi safına çekme çabası gibi, bir kişiyi bile olsa kendi safına çekebilmek;

Kazancakis, Calvino, Celine ve Thomas Bernhard ile ruhlar meclisinde buluşmak…

Bu zamana kadar birçok dergi ve seçkide öyküleri yayımlanan, ödüller alan Öznur Babur, titiz bir çalışmayla ortaya koyduğu ilk eseriyle karşımızda. Hakuran Kafesinde Bir Gözlemci, gerçeküstü dünyalar inşa ediyor, günlük hayatın birinci ağızdan postmodern sunumuyla bizlere deneyimler sunuyor.

Öznur Babur bir gözlemci, hayatın akışına kapılmış aktörlere satır aralarından şöyle sesleniyor: “Hadi sen de gözlemle, tutamıyoruz dünyayı elimizden kayıyor!”

Fihrist olarak, önümüzdeki dönemde eseriyle edebiyat dünyamızda kendinden söz ettirecek olan Öznur Babur’un bu değerli öykü eserini sunmanın mutluluğuyla…

İyi okumalar dileriz…