Bir Sabah Ayılacağım / Khaled – Detni Essekra

Khaled şarkılarıyla ilhamı beklediğimiz o gecelerden biriydi. Hatırlar mısın, en bilindik şarkısı Aicha’nın yüzü suyu hürmetine, adım Ayşe olsa ve seslensen bana, sen hep bana bu şarkıyla yaklaşsan demiştin.
olur mu öyle şey…
olmaz mı öyle şey…
Khaled’in, Leyla kadar güzel ismin için yazdığı onca şarkı varken neden Aicha
olur mu öyle şey…
olmaz mı öyle şey…

olur öyle şeyde karar kıldık ve gece ilerledikçe sen kelimeleri özene bezene seçmeye gayret etmiştin. Bu şarkı senin beni ömürlük istediğin o akşamın şarkısı olacak demiştin. Yüzüğü bilmem, nedir ve benim parmağıma ne şekilde girecektir onu sen bileceksin. Ama o anın şarkısını elimle seçmek istiyorum,
duyduğumda senden gelecek teklif için
sağda solda yüzünü arıyor olacağım ve
bulurum bulmam seni, görmeden daha
üç beş saniye geçmeden daha
derin bir solukla evet diyor olacağım
diye yeminler ettin. Evet, bulursun bulmazsın beni, ama Aicha çalıyor olacak daha uzunca zaman. Çalıyor şimdi ve bak etrafına, duymazsın bu müziği, duymayacak denli uzaktasın. Öyle bir uzaklık inşa ettin ki aramıza, duygumun zerresi tenine dokunamayacak artık. Uzağın kıyısına bakıp, melankolik ve ılıman saatlere vardığında sen
kocanın eline elini
kolunu ve tüm bedenini bırakacak
mehtaba karşı unutmak için beni, içeceksin, bolca içeceksin. O kadar ki, yanındaki kim bilmeyeceksin.

Benim gibi işte, içtim bolca, sıkıldı benden ve şimdi çekip gitti. Adı bile yok, geldi ve gitti. Senin yanındaki için aynı şeyi söyleyemem, geldi yanına ve önemsiz olsa da, adını verdi ve….
Adını verdi ve….

Neyse işte, bana da şarkım kaldı ve bundan böyle kadehime sözümü geçirecektim. Böyle işte, Aicha yok, Leyla sen zaten yoktun ama ben seni kadehin içinde bir bir görecektim, kimsin ve kiminsin… Görecektim.

Bir dikişte boğazıma saplanıyorsun işte. Acı yudumumda seni bağrımda hissedecektim böylece, ki ben neşeyim, güleç bir imeceyim, iyilik bir isim olsa onun belirteciyim ben. Melankolik rastlantıları bile şamatanın dibine yatırır, salamura süresince beklerim. Ama beklemek de çözüm değil artık ve ben eski ben değilim. Şarabın kıyısına kefaret kazığı çakarım, uzaklaşamam kıyıdan, ipi boynuma dolarım ve bolca yudumlarım. Seni ve birlikteliğini yudumlarım. Seni ve ay ışığı altındaki sahici ama bir o kadar sıkılgan yansımanı tutarım avucumda. Yudumlarım…

Bir başıma kıyıda böylece durarak
Ayın yansımasının üstüne çakılmış şu kazığa karşı
sana, her yudumun karşılığı olarak
söyleyeceğim şarkım da şu olur

…
…
…
…

umutsuz bir şarkı bu ama olsun
seni acının harına banacak ve
şarabın kıyısına terk edeceğim Leyla
elbet bir gün yapacağım
elbet bir sabah ayılacağım

(Sevdiği ve evleneceği kadını annesinin zoruyla başka biriyle evlendiğini duyan adamın sözleridir bu. Kendini içkiye terk etmiş bir adam… Detni Essekra adlı şarkının teması budur. )