Bu gece kafatasını kaybetmiş ay,
kemikleri ezilmiş okyanusta boğulan kutup yıldızının,
zifiri alkol kokularıyla renklendirilmiş lacivert gökyüzü
Sevgilim ay, sevgilim kutup yıldızı, sevgilim gökyüzü…
Bu gece de esrarım bitti şimdi ağaçları sarma vakti
Bedenime dikenler tak, toprağı eşele ve mermer taşımı öp
Gel! Bedenime saplanan dikenleri öp sevgilim!
Benim için bir şehir satın al bu gece
öldürdüğüm melekleri bu şehre sakla
ardından tövbenin affına soyun
Cinneti dansla kutla!
Bedenim dikenlerle kanarken dans et sevgilim!
Yorulup susarsan iç kanımı
sonsuzluğa şarap diye iç beni
Haykırışkarımdaki köpüren yaşlarımla,
kalbimdeki o telaşsız atılşlarla
itinayla adımı bileklerine kazı sevgilim!
– Sanat kavramına odaklandığınızda, zihninizde beliren ilk cümleler nelerdir?
–Sanat, tıpkı insan bedeninde akan hırçın kan gibidir. Büyük bir heyecan, yaşamı anlamlandıran ve hayattaki amacına yönlendiren sihirli bir kavramdır. Sanat, insanın duygularının dışa vurumudur. İnsanı ölümsüz yapan tek unsurdur.
– Sanat kavramına bakışınız eserlerinize yansıyor mu? Yoksa ürünleriniz, düşünsel olmaktan ziyade içsel ve anlık yansımalarınız mı?
-Sanata bakış açım yazdığım şiirlerime, denemelerime direkt yansımaktadır. İçsel ve duygu ağırlıklı oluyor. Kendi iç huzurumu yakalamak için yazıyorum ve bunların insanlara ulaşıp kalplerine dokunmasını istiyorum.
– Sanat adına neler gerçekleştirdiniz, neler gerçekleştirmek istersiniz? Gelecekte çıkarmak istediğiniz ürünler hakkında neler söyleyebilirsiniz?
-Sanat adına devamlı üreten olmak, hiç durmadan üretmek ve bunların insanlara ulaşmasını, onlara ilham kaynağı olmasını, hayatlarında yer edinmesini hedeflemekfeyim. Şu an yeni şiir kitabım ve bir deneme kitabım üzerinde çalışmaktayım. Gelecek zamanda diğer yazın türlerinden öykü ve roman yazmak istiyorum.
Adım Mustafa Turay. 06.07.1991 yılında Mardin’de doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Mardin’ de tamamladım. Ardından Pamukkale Üniversitesi Dış Ticaret, daha sonra Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi bölümlerini bitirdim. Mardin Artuklu Üniversitesi’nde pedagojik formasyon eğitimi aldım. Mardin’in Kızıltepe ilçesinde iki yıl ücretli öğretmenlik yaptım. Daha sonra Kızıltepe Belediyesi’nde on beş ay zabıta kalemliği görevini yürüttüm. Bu yıl Diyarbakır’a infaz koruma memuru olarak atandım ve Diyarbakır’da yaşamaktayım.
Eylül 2020’de şiir kitabım Gök Gürültülü Sağanak Yaşam çıktı. Kapari, Mavi, 46’ lık, Edebiyatist, Baykuş, Münzevi dergilerinde yazılarım ve şiirlerim yayımlandı. Aktif olarak dergilerde yazmaya devam etmekteyim. Edebiyat benim için bir huzur kaynağı, her ne kadar meslek olarak farklı bir iş icra etsem de kendi iç huzuruma kavuşmak için yazmaya devam edeceğim. Hayattaki tek arzum yazdıklarımın okunması ve ben hayattan göçtükten sonra eserlerimin yaşaması, ölümsüz kalması.